yere - yont
- yere çakılan ya da dikilen ve dik duran herhangi bir şey
- yere değen uzun etek
- yere dikilerek üzerine üzüm asmasının dallarının bırakıldığı çubuk
- yere yayılarak oturmak
- yerel
- yerelması
- yergi
- yeri
- yerinde
- yerinde oynamak
- yerinde. \Di cih de çû!\ Hemen gitti. \Cihê daxê ye.\ maalesef
- yerinden veya uykudan fırlamak
- yerine
- yerine getirmek
- yerini doldurmak
- yerini yurdunu terk etmiş
- yerleşik
- yerleşim yeri
- yerleşmek
- yerleşmek ikamet etmek
Страницы